26 Haziran 2007 Salı

Leylâ Kimdir, Mecnun Kim? (yeni)

LEYLA KİMDİR MECNUN KİM?*

Bir kişi mahbûbunun adını çok zikretse ol mahbûbunun ışkile, muhabbetile kendi ismini ve masivâsını unudur. Ol vakit ona dahî sorsalar :

“Adın nedir?”

Ol dahî Mansûr gibi, mahbûbunun adını salıverür. Kişiye ışk galib olacak kendü ismini ve gayrının ismini gönülden yuy. Hemen zikrettiği mahbûbunun adını kor. Ancak kalanını unudur. Nitekim Mecnun İbni Kays’e vaki oldu, sordular:

“Adın nedir?” dediler.

“Adım Leylâ’dır” dedi ve her kande baksa, gözüne Leylâ’dan artık bir âdem dahî gelmezdi. Cem’i adları unudub dururdu. Aceb sırdır:
Pes âşık-ı sadık oldur kim Dost adından artık adları gönlünden yuya. Bir gün Mecnun esrük, deli, divane: “Leylâ Leylâ” deyüb şehir içinde feryad idüb çağırub yürüdü. Leyla bunun zârın işitti. Özü göyündü. Eydür:

“Varayım şol miskine bir kere dahî kendüzümü göstereyim. Ol benim içün gice gündüz niyaz kılur. Ben dahî varayım gözükeyim, hem hatırcığın sorayım” dedi ,turu geldi. Mecnun’u durduğu yerde gözetti.

Mecnun “Leylâ ! Leylâ ! deyü çağırdı. Şehirden taşra çıktı. Sahraya gitti. Vardı güneye karşı bir yerde oturdu. Leylâ’nın zikrine meşgul oldu. Leylâ dahî kalktı, vardı mahbûbunun dört yanına cezgendi. Kendüyü Mecnun’a gösterdi. Mecnun Leylâ’ya hiç iltifat etmedi, illâ “Leyla” deyu adını zikrederdi. Şol kadar Leylâ dedi ki; düşdü, kendinden gitti, bî-hûd oldu. Velâkin yattığı yerde Mecnun’un cem’i zanından yine “Leylâ!” avazı geldi. Bu dahî aceb sırdır. Leylâ yoluk acebledi. Mecnun yine kendüye geldi. Turu geldi, oturdu. “Leylâ ! Leyla!” deyu çağırdı. Bu gez Leylâ, güneşten yana yanına geldi. Leylâ’nın gölgesi Mecnun’un üstüne düşdü.. Mecnun başını kaldırdı, Leylâ’nın yüzüne bakdı. Eydür:

“Kimsin, ne kişisin?” der. Leyla eydür:

“Hâlin nedir ışk elinden?” Mecnun eydür:

“Git ! Katıma gelme, yoksa sen dahî bencileyin deli olursun, yâd mısın, biliş misin ben seni bilmezin” der. Leyla eydür:

“Şol Leylâ deyü istedüğün Leylâ benim, beni niye bilmezsin?” der. Mecnun eydür:

Var ki âlem bana hep Leylâ olubdur. Benim gönlüm Leylâ ile dolubdur. Eğer sen Leylâ isen , ya bundaki Leylâ nedir ? “ dedi.


*Müzekkin-Nüfûs-Eşrefoğlu

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Mecnun Leyla da kayboldu gerçek Leylasını buldu...Şems de öyle değil mi üstad..O da Kimya ile evlendiğinde O na her baktığında aslında gerçek sahibini görüyordu gerçek aşığını ama neden bizler hala zaman zaman yaşlı bir adam genç bir kızla nasıl evlenir diye düşünüp ruhumuzdaki perdeleri kaldıramıyoruz...vesselam...Mecnun olabilene de Şems olabilene de....